Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan görevden alınmalıdır!
İçişleri Bakanlığı yabancı düşmanı söylemleriyle toplumsal barışı tehlikeye sokan ve kışkırtıcı eylemleriyle halkı tahrik eden Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ı görevden almak için ne bekliyor?
Özgür-Der, Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan'ın toplumsal barışı riske atan, ırkçılık temeline dayanan nefret dili ve eylemlerinden dolayı "Halkı kin ve düşmanlığa tahrik suçunu işleyen Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan görevden alınmalıdır!" başlığı ile yayımladığı bildiride ırkçılık yapan bir belediye başkanının neden görevde kalmaması gerektiğini izah etti.
Özgür-Der Genel Başkanı Rıdvan Kaya imzalı paylaşılan bildiride Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan'ın ırkçı, ayrımcı ve nefret diline sahip tavırları nedeniyle neden soruşturma geçirip görevinden alınması gerektiği de beyan edildi.
Özgür-Der'in paylaştığı bildiri,
7 Ağustos 2021
Halkı kin ve düşmanlığa tahrik suçunu işleyen Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan görevden alınmalıdır!
Kitleleri kışkırtmak, halkı birbiri aleyhine kin ve düşmanlığa sevk etmek hukuk düzenine sahip her ülkede cezai müeyyide gerektiren bir suçtur. Bu suçu işleyen kişinin kamu görevinde bulunması ise durumu daha da vahim kılmakta ve aynı oranda daha ağır bir yaptırımla karşılaşmasını zorunlu kılmaktadır.
Bolu’nun CHP’li Belediye Başkanı Tanju Özcan günlerdir medyaya yansıyan beyanları ve en son Belediye Meclisine taşıdığı girişimiyle tam da bu suçun faili durumundadır. Daha seçim sürecinden başlayarak popülizm adına ülkemize sığınmak zorunda kalmış muhacirleri hedef alan ve insanlıkla, vicdan ve ahlak ilkeleriyle bağdaşmayan söylemler geliştiren bu kişi son dönemde ülke çapında yaşanan ekonomik krizi de fırsat bilerek yabancı düşmanı tutumuna ivme kazandırmıştır.
Tanju Özcan’ın yabancılara işyeri ruhsatı vermeyeceğine, onlar için su ve katı atık faturasını 10 kat daha pahalı düzenleyeceğine, bu şekilde Bolu’dan gitmelerini sağlayacağına yönelik beyanları ortadadır. Bu söylemleriyle Tanju Özcan katıksız bir ırkçı olduğunu ispatladığı gibi aynı zamanda Türkiye dışında yaşayan milyonlarca Türkiye vatandaşının yaşadıkları ülkelerdeki birtakım ırkçı-faşist yöneticilerce hedef alınmasının yolunu açabilecek çirkin bir uygulamaya da öncülük etmiştir.
Özelde Türkiye’ye sığınmış Suriyeli sığınmacıları, genel manada ise Türkiye vatandaşı olmayıp Türkiye’de yaşayan tüm yabancıları hedef alan tutumuyla Tanju Özcan’ın bilhassa ekonomik krizin zorladığı kesimleri tahrik etmeye çalıştığı açıktır. İşsiz yığınları çaresiz muhacirler aleyhine kışkırtma anlamına gelen bu tutum açık bir insanlık ayıbı olduğu kadar aynı zamanda TCK’nın da yasakladığı bir suçtur.
Değişik krizlerle zor bir dönemden geçen ve en son orman yangınlarıyla büyük bir teessür havasının hakim olduğu bir ülkede zaten yoğun keder ve gerilim içindeki kitleleri yoksul, çaresiz, bir anlamda sahipsiz kesimler aleyhine kışkırtma içerikli bu söylemlerin meydana getirdiği risk hafife alınamaz. Günlerdir sıcak hava dalgasının harekete geçirdiği kıvılcımlarla boydan boya yangın yerine dönen bir ülkede daha kötüsünü, daha tehlikelisini yapmaya, adeta toplumsal yangınlar çıkartmaya yönelik bu girişimler görmezden gelinemez. Yapılmak istenen şey tam manasıyla kundakçılıktır ve mutlaka acil müdahaleyi gerektirmektedir.
İçişleri Bakanlığının bugüne kadar terörle iltisakları ve kışkırtıcı söylemlerde bulundukları gerekçesiyle çok sayıda belediye başkanını görevden aldığı bilinmektedir. Bolu Belediye Başkanının beyan ve eylemleri görevden alınan belediye başkanlarından kesinlikle daha basit ya da hafif değildir.
Tanju Özcan hakkında 27 Temmuz tarihinde İçişleri Bakanlığı tarafından görevi kötüye kullanmak ve kin ve düşmanlığa tahrik suçlarından başlatılan soruşturma hızlı bir şekilde sonuçlandırılmalı; yabancı düşmanlığına, vatandaşları sığınmacılar aleyhine tahrike, kin ve nefret duygularını kışkırtmaya ve doğrudan ayrımcılık suçuna imza atan bu kişi acilen görevden alınmalıdır. Ve bu şekilde hiçbir siyasinin ya da kamu görevlisinin bu tür ucuz ve de son derece tehlikeli popülist söylemlere tevessül etmesine izin verilmeyeceği net biçimde gösterilmelidir.
Rıdvan Kaya
Özgür-Der Genel Başkanı