Amedspor’a Yönelik Irkçı, Ayrımcı Tutumlara Göz Yumulmamalıdır!
Özgür-Der, Ankaragücü – Amedspor maçında Ankaragücü taraftarlarının Amedsporlulara yönelik giriştiği saldırı hakkında bir basın açıklaması yaptı.
"Bir müddettir ırkçı bağnazlığın hedefinde olan Amedspor'a yönelik tahammülsüzlük, hafta sonunda Ankara'da oynanan maç esnasında yaşanan saldırganlıkla bir üst seviyeye çıkmış oldu." denilen açıklamada bu hadisenin stat kavgalarından çok daha derinlere uzanan bir rahatsızlığın, siyasal-toplumsal kışkırtmaya dönüşme potansiyeli yüksek bir gerilimin tezahürü olarak görülmesi gerektiği kaydedildi.
Basın açıklamasının tam metni:
Amedspor'a Yönelik Irkçı, Ayrımcı Tutumlara Göz Yumulmamalıdır!
26 Nisan 2016
Bir müddettir ırkçı bağnazlığın hedefinde olan Amedspor'a yönelik tahammülsüzlük, hafta sonunda Ankara'da oynanan maç esnasında yaşanan saldırganlıkla bir üst seviyeye çıkmış oldu. Bu hadise stat kavgalarından çok daha derinlere uzanan bir rahatsızlığın, siyasal-toplumsal kışkırtmaya dönüşme potansiyeli yüksek bir gerilimin tezahürü olarak görülmelidir.
Diyarbakır'ın Amedspor takımının bilhassa Batı illerinde oynadığı her maç gerilime konu olmakta. Takım oyuncuları ya da taraftarlarının bazı söz ve tavırlarının bu durumun ortaya çıkmasına katkıda bulunduğu açık olmakla birlikte, maalesef bu toplumun değişik kesimlerinin adeta genlerine kadar sirayet etmiş ırkçılık hastalığı sorunun temelini oluşturmakta. Aşırı ve abartılı tepkiler, holigan yaklaşımla iç içe geçmiş takım taraftarlığı ve tahammülsüzlük sürekli biçimde saldırgan tutumların ortaya çıkmasına neden olmakta.
Haftasonu Ankara'da Amedspor yöneticilerinin dövülmesi olayı da bu saldırgan-tahammülsüz tutumun tipik bir yansıması oldu. Amedspor takımı devam etmekte olan 2. Lig müsabakaları nedeniyle Pazar günü Ankara'da Ankaragücü ile karşı karşıya geldi. Maç 1-1 devam ederken 85. dakikada Amedspor'un bir gol daha atması ve öne geçmesi üzerine Amedsporluların gol sevincini bahane eden bazı magandalar vahşice saldırıya geçtiler. Ankaragücü kulübünün davetlisi olarak statta bulundukları açıklanan bu saldırgan güruh Amedspor yöneticilerinden 5 kişiyi feci şekilde dövdü.
Elbette birilerinin Amedspor'un isminden, zaman zaman gündeme gelen siyasi içerikli mesajlarından, yönetici ya da oyuncularının kimi tavırlarına kadar her şeyinden rahatsız olmaya hakkı olabilir ama misafir olarak geldikleri bir şehirde böyle zalimce bir saldırıya maruz kalmaları hiçbir gerekçeyle mazur görülemez, izah edilemez. Bu yapılan tam bir vahşiliktir, edepsizliktir. Üstelik de bu hadisenin Türkiye'nin başkentinde yaşanmış olması sembolik anlamı gayet keskin bir görüntü doğurmuştur.
Bu saldırganlığı icra edenler muhtemelen 'vatanın bölünemezliği' vb. söylemlere sahip milliyetçi kafa yapısına sahip kişilerdir. Bilinçli bir provokasyon söz konusu değilse eğer, bu kişilerin ülke genelinde yüksek perdeden seyretmekte olan çatışma ortamından etkilendikleri de tahmin edilebilir. Mamafih bu kafa yapısının bizatihi sorunun kaynağını teşkil ettiği de tartışmasızdır.
100 yıldır ırkçı, inkarcı yaklaşımlarla bu ülkeyi, bu toplumu ifsad edenler, meydana getirdikleri dehşet tablosuna bakıp utanacakları, yaşanan acılardan ibret alacakları yerde, bununla da yetinmeyip milliyetçilik, ırkçılık hastalığını daha ilerilere taşımakta ve düpedüz zıvanadan çıkmaktadırlar. Üstelik de icra ettikleri bu ölçüsüz, mantıksız eylemlerle ülkeyi daha büyük bir gerilime sokmakta ve halklar arasında düşmanlık ve nefret duyguları yeşermesine sebebiyet vermektedirler.
Bu saldırgan tutuma herkes karşı çıkmalı, akıl, vicdan sahibi hiç kimse bu çirkin eylemleri mazur görmemelidir. Eğer bir spor karşılaşmasında dahi bu boyutta tahammülsüzlükler sergilenebiliyor ve kamuoyunda buna yönelik ciddi bir tepki gelişmiyorsa bu durum her fırsatta altı çizilen birlik, beraberlik, kardeşlik sözlerinin giderek altının boşaldığına ve boşaltıldığına yönelik bir tehlike sinyali olarak görülmelidir.
Irkçı saldırganları, magandaları uyarmanın, onları mantıklı, sağduyulu olmaya davet etmenin pratik bir karşılığının bulunmadığından hareketle akıl ve vicdan sahibi kamuoyunu dikkatli ve duyarlı olmaya çağırıyoruz. Şüphesiz bu çerçevede asıl sorumluluk Hükümetin omuzlarındadır. Saldırganlar hakkında yasal takibata geçilmiş olması ve bu bir kısmının da yakalanmış olmaları sevindiricidir. Bu noktada zanlıların sadece adam yaralama ve statta taşkınlık suçlamasıyla değil, işledikleri fiilin asıl zeminini teşkil eden ırkçılık ve ayrımcılık suçundan da yargılanmaları gerektiği kanaatindeyiz.
Sorun bir spor karşılaşmasında yaşanmış sıradan bir hadise değildir. Statlarda sıkça rastlanan gerginlik atmosferine dair bir kareye de indirgenemez. Derinlere uzanan toplumsal-siyasal bir rahatsızlığın tezahürü olarak görülmelidir. Bu kaygılardan hareketle yetkili zevatı bu gelişmeler karşısında daha dikkatli davranmaya ve etkin tedbirler almaya davet ediyoruz.
Rıdvan Kaya
Özgür-Der Genel Başkanı