Eynesil’de Muhammedi Sünnet Dersleri Sona Erdi
Özgür-Der Eynesil Temsilciliğinin düzenlediği ‘Muhammedi Sünnet Dersleri’ ana başlıklı seminerler serisi Özgür-der Ankara Şubesi Başkanı Abdurrahman Çeliker’in sunumuyla sona erdi.
Özgür-Der Eynesil Temsilciliğinin düzenlediği ‘Muhammedi Sünnet Dersleri’ ana başlıklı seminerlerin sonuncusu olan ‘Muhammedi Sünneti İhya Etmek ‘ konulu semineri Özgür-der Ankara Şube Başkanı Abdurrahman Çelikersundu. Programın sunuculuğunu KTÜ Özgür-der Gençliğinden Bahadır Bayram yaptı.
‘Muhammedi Sünneti İhya Etmek’ konulu seminerde Abdurrahman Çeliker şunları söyledi;
Öncelikle Muhammedi Sünneti İhya Etmek için doğru bir resul ve doğru bir sünnet algısının olması gerekir. Zira doğru bilgi doğru bilince doğru bilinç doğru inanca doğru inanç ise doğru amele iletir. İşte bu nedenle Müslümanlar için bilginin doğruluğu açısından bilginin kaynağı önemlidir. Doğru bilginin kaynağı Kuran ve mütevatir sünnettir.
Peygamberi anlamak ve yaşadığı hayatı yaşadığımız hayatta ete kemiğe büründürmek için O’nu aşırı övgülerle yüceltmeye ihtiyaç yoktur. Zira O’nu bütün insanlığa bir rahmet olarak gönderen Yüce Allah övmüş ve yüceltmiştir. Hayatın her alanında şahidliğini yaptığı dinin bundan başka bir yüceltmeye ihtiyacı yoktur. Asıl olan bizim yersiz övgülerle Resulullah’ı yüceltmek değil, yaşadığı vahyi hayata hâkim kılmak ve Allah’ın yürüyen ayetleri olmaktır. Yaşadığı sünneti günümüzde ihya etmektir.
Resulullah’ın sünnetini ihya etmek için beşer üstü bir konuma yükseltilen Resul’e değil bizim gibi bir beşer olan, yiyen, açıkan, üzülen, sevinen, evlenen, yorulan, uyuyan, koşan, gerektiğinde savaşan, bunaldığında başını omzuna koyacağı bir eş arayan bir Resul gereklidir ki örnek alınabilsin.
Gerçekte bir peygamber fiziki varlığıyla ve misyonuyla yaşar. Peygamber fiziki varlığıyla ölse dahi eğer misyonu sürdürülüyorsa o Resul yaşıyor demektir. Eğer misyonu öldürülürse işte o zaman Resulü ellerimizle öldürmüş oluruz. Bütün Resuller işte böyle vahyin hayatın içinden çekildiği, misyonun ve insanlığın kaybolduğu anlarda onlara var olmanın anlamını yani insanlıklarını hatırlatmak için gönderilmiştir. Anlamanın en kalıcı yönteminin yaşamak/şahidlik etmek olduğunu hatırlatmak için gönderildiler.
Resulullah’ı doğru anlamaktan kasıt O’nun örnekliğini yaşadığımız hayatta görünür kılmaktır. O’nun hayatını görünür kılmakta vahye tabi olmak ve ‘De ki; Benim Hayatım, İbadetlerim, Yaşamım ve Ölümüm Âlemlerin Rabbi olan Allah içindir.’ Ayetini ete kemiğe büründürmektir.
Muhammedi Sünneti günümüzde ihya etmek için Resulullah’ın vahyin ilk şahidi olarak tüm insanlığa model olduğunu bilerek o modeli örnek alıp yaşamak, vahyi hayatın her alanına hâkim kılmak, Resulullah’ın Hira’da aldığı vahyi Mekke’de nasıl hayatla buluşturdu ise bizlerde bulunduğumuz coğrafyada vahyi hayatla buluşturarak şahidliğimizi yapmamız gerekir. Müslümanlarda bu sünneti hayata yani yaşamlarına hâkim kılarak yemelerine-içmelerine, giyinmelerine, çocuklarına ve eşlerine nasıl davranılacağına, anne-babaya, akrabaya, yolda kalmışa, yetime-öksüze- güçsüze karşı tavırlarına, davranışlarına hâkim kılarak ihya ederiz. Son olarak Muhammedi Sünnetin İhyası hayatın istinasız her alanında vahyi rehberlik Resuli örneklikle mümkündür. O zaman belki tüm kirliliklerden arınarak felaha erenlerden oluruz.’dedi.