Toplum-Der ve Mizgîn Dergisine Yönelik Baskını Kınıyoruz!
Özgür-Der Diyarbakır Şubesi; Toplum-Der ve Mizgîn Dergisine yönelik gerçekleştirilen baskınları, örgütlenme ve düşünceyi ifade özgürlüğüne yönelik bir baskı olarak gördüğünü ve kınadığını ifade eden yazılı basın açıklaması yaptı.
Basın açıklamasının tam metni:
Toplum-Der ve Mizgîn Dergisine Yönelik Baskını Kınıyoruz!
15 Mayıs 2010
Merkezi Diyarbakır'da bulunan Toplumsal Hakları ve Değerleri Koruma, Eğitim, Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (TOPLUM-DER) genel merkezi ve şubelerine, yönetici ve üyelerinin evleri ile Mizgîn Dergisine ve yazarlarının evlerine 10 Mayıs 2010 tarihinde sabah 05:00 sularında eşzamanlı baskınlar yapılmıştır.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü bir soruşturma kapsamında Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele ekiplerince Diyarbakır, Batman, Van, Malatya, Elazığ, Adana ve Şırnak'ta gerçekleştirilen baskınlarda aralarında 5 aylık bebeğiyle Leyla Yıldırım'ın da bulunduğu 46 kişi gözaltına alınmıştır.
Yasal zeminler içerisinde faaliyetlerini sürdüren dernek, dergi ve ev baskınlarında bulunan kitap ve dergiler suç unsuru gösterilerek gözaltına alınanlara, 4 günlük gözaltı süresi tanınmış ve dört günlük sorgulamanın ardından iki kişi dışında tamamı serbest bırakılmıştır. "Terörist" muamelesine maruz bırakılan bu kişilerin dört günlük sorgularının ardından serbest bırakılması soruşturmanın haksız ve keyfi bir uygulama olduğu düşüncesine yol açmaktadır.
Nitekim bu kişilere 4 günlük sorgu süresince, telefon görüşmeleri ve mesajlaşmalarında kullandıkları "s.a", "rojbaş" ve "mamoste"nin ne olduğu şeklinde akla ziyan sorular yöneltmeleri keyfilik düşüncesini desteklemektedir.
Toplum-Der ve Mizgîn Dergisine yönelik bu baskılar, Devletin kolluk güçlerinin muhalif insanlara yönelik son dönemlerde artış gösteren baskı ve sindirmenin yeni bir halkası olmuştur. Son zamanlarda mesnetsiz gerekçelerle sivil toplum kuruluşları basılmakta, yöneticileri gözaltına alınmakta ve bu kurumlar hukuksuz bir şekilde kapatılmaktadırlar. Aynı şekilde muhalif düşüncenin ifade edilmesi suç sayılmakta ve sudan gerekçelerle baskı ve tehditle sindirilmeye çalışılmaktadırlar.
Bir yandan özgürlüklerin önünü açan yasal ve anayasal düzenlemeler yapılırken diğer yandan İslami çevrelere karşı baskıcı bir tavra girilmesi, kurulu düzenin değişim seyrini anlamak bakımından manidardır. Bu yönüyle bu baskılar, adalet ve özgürlük vaadinin, Müslüman ve Kürt kimliğini pek de kapsamayacağı şeklindeki yaklaşımı doğrular niteliktedir.
Toplum-Der ve Mizgîn Dergisine yönelik gerçekleştirilen baskınları, örgütlenme ve düşünceyi ifade özgürlüğüne ve de Müslümanları sindirmeye yönelik bir baskı olarak görüyor ve kınıyoruz. Son zamanlarda artış gösteren bu ve buna benzer uygulamalara son verilmesi ve keyfi olarak tutuklandıklarını düşündüğümüz kişilerin de derhal serbest bırakılmalarını talep ediyoruz.
Av. Serdar Bülent Yılmaz