Diyarbakırlı Müslümanlarının görüşüp hasret giderme ve birbirleriyle dayanışmayı pekiştirmeyi hedefleyen geceye yoğun ilgi vardı

İyilik etmenin, iyilerle beraber olmanın öneminin altının çizildiği gecede Kur'an okundu, konuşma yapıldı ve davetliler arasında sohbet halkaları oluştu.

Program cemaatle kılınan yatsı namazıyla başladı. Ardından Nurullah Canpolat, Kur'an-ı Kerim okudu. Özgür-Der Diyarbakır Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Abdulhakim Beyazyüz'ün kısa bir konuşmasıyla devam eden programda, Beryazyüz, iyilik yapmanın, iyiliği yaşam tarzı haline getirmenin, cemaat olmanın, birlikte hayır üretmenin, mağdurların ve mazlumların umudu haline gelmenin önemi üzerinde durdu.

HAYATIN GAYESİ

Rabbimizin "O, amel (davranış ve eylem) bakımından hanginizin daha iyi (ve güzel) olacağını denemek için ölümü ve hayatı yarattı" ayetini anımsatarak hayattaki gayemiz hakkında hatırlatmalarda bulunan Beyazyüz, "Yani bizim istediğimiz gibi yeryüzünün bilgiyle, iyilikle, adaletle, paylaşımla, estetikle buluşmasına katkı sunsunlar diye yarattık diye buyurmaktadır. Yani irademizin tecellisi olsunlar diye yarattık, yani kulluk sınırları içinde Allah'ın özelliklerine kulluk düzeyinde sahip olsunlar diye yarattık. Şüphesiz ki bu büyük bir lütuf ve nimettir. Bize cömert olmayı, dürüst olmayı, mazlumların umudu olmayı, anne babanın hakkını gözetme gibi iyilikleri yaşam tarzı haline getirmeyi bize emrederek ve bunun sonrasında da kendisinin dostluğunu ve sonsuz nimetleri bize vaat ederek bize lütuf ve ikramda bulunmuştur. Müslüman oldular diye sana minnet etmektedirler, uyarılmaktayız. 'De ki: 'Müslümanlığınızı bana karşı minnet (konusu) etmeyin. Tam tersine, sizi imana yönelttiği için Allah size minnet etmektedir...'

"İYİLERLE BERABER OLUN"

"İyilerle beraber olun" ayetinin altınız çizen Beyazyüz, "Rabbimiz 'Ey iman edenler, Allah'tan sakının ve iyilerle birlikte olun. Sadıklarla beraber olun...' diye buyurmaktadır. Yeryüzünün barışla dolması için, adaletle dolması için, huzurla dolması için, çaba sarf edenlerle beraber olmamız istenmektedir. Elbette bu ağır bir sorumluluktur. Aktif iyi olabilmek için birlik olmak, birlikte hareket etmek gerekiyor. Rabbimiz bu ağır sorumluluğu hatırlatıyor. Bu sorumluluğu üstlenin ama tek başına bunu yerine getirmeye zorlanırsınız. Size bunları hatırlatan, bunları yapıp size rehberlik eden insanlarla beraber olun. Bu basit bir tevsiye değil. Belki farz da değil. Bilakis farzın en önemlisi, en zirvesidir. Barışın, vefanın yayıcısı olmanın dışında sakın ölmeyin. Hep birlikte Allah'ın ipine sarılın ve tefrikaya düşmeyin. Ancak bununla korunabilirsiniz. İyilerle beraber olduğunuz sürece korunabilirsiniz. Müslümanlarla beraber olduğunuz sürece korunabilirsiniz. Allah Resulü 'Allah'ın eli cemaatin üzerindedir, Müslümanların üzerinedir' diye buyurur. Kim Müslümanların cemaatinden ayrılırsa zor ve sıkıntılarla yüz yüze kalabilir. İyilik yapanlar olmadan elbette ki çok zorlanırız. Bu nedenlerle, tevhid, adalet, estetik ve iyiliğin yayılması için elbirliğiyle çaba göstermeliyiz. Allah iyilik yapmayı kendinse farz kılmıştır. Bizim de temel hedefimiz sadece ve sadece budur. İyilik yapmayı kendimize yaşam tarzı haline getirmeliyiz. İyilik yapmayı yaşam tarzı haline getirmeyen cemaatten, aileden, fertten hayır yoktur. Ondan uzaklaşın. Hepimiz bunun gayreti içerisindeyiz. Sözlerimi "Allah'a çağıran, iyi iş yapan ve "Ben Müslümanlardanım" diyenden kimin sözü daha güzeldir" ayetiyle noktalamak istiyorum." 

Katılımcılara çiğ köfte ikramının ardından gece sona erdi.