Firavun Mısır Yönetimi Gazze Konvoyuna yapmış olduğu saldırı Çorum Filistin Dostları tarafından Merkez PTT önünde bir basın açıklaması ile protesto edildi.

Çorum Filistin Dostları adına basın açıklamasını İlke-Der üyesi Mustafa Akbaba okudu. Mısır yönetiminin konvoya karşı sergilediği zulmü hatırlatılarak, konvoyun 1000 km yolu uzatarak Mısır'ın El-Ariş limanına gelmelerine rağmen, Mısır yönetiminin hukuksuzluğa hala devam ettiği belirtildi.

Gazze'ye yardım konvoyunda Çorum'dan duyarlı insanların katkısıyla alınmış olan araç ile katılan Selim Özkabakçı kardeşimizde zor anlar yaşadığı televizyon ekranlarından görüldüğe değinen Akbaba, sabah kendisi ile telefonla görüşülmesi sonucu gerginliğin devam ettiğini, yaralıların olduğunu söylediğini belirtti.

Müslümanlar hayat rehberi olan kitabı terk edilmiş bıraktıklarından beri işgal, kan ve gözyaşı girdabında olduğunu vurgulayan Akbaba, bundan dolayı bir yandan zalimlere karşı Gazze'ye yardım için seferber olurken, bir yandan da bu işbirlikçi despot rejimlerden kurtuluşa götürecek Kur'an'la inşaya da hız ve nitelik kazandırıcı samimi ve sürekli çabalar içine girmek gerektiğine değindi.

Mısır Refah sınır kapısını kapatarak Gazze yaşanan zulme ortak olduğunu hatırlatan Akbaba, şimdi de inşa ettiği çelik duvar ile zulme katkısının arttırdığını hatırlattı ve Müslümanları Mısır büyükelçiliğine faks ve mail şeklinde tepkilerini ortaya koymalarını istedi.

Basın açıklaması süresince Müslümanlar " Mısır Dikta, İsrail'e Kukla! , Mübarek Rejimi Hesap Verecek! , Kahrolsun İşbirlikçi Hainler! , Yaşasın Küresel İntifada! , Konvoya Selam, Direnişe Devam " gibi sloganlar attı ve Çorum Filistin Dostları adına PTT Şubesinden Mısır Büyükelçiliği ve Konsolosluğa faks çekilerek basın açıklaması sona erdi.

Gazze'ye İsrail Bomba, Mısır Taş Atıyor!

Gazze'ye insani yardım taşımak amacıyla organize edilen Gazze'ye yardım konvoyu, geçen hafta Mısır'ın Akabe limanına ulaşmış ancak hain Mısır yönetimi izin vermeyerek Refah sınır kapısına kısa yoldan gitmelerine izin vermedi. Mısırlı yetkililerle yapılan yazılı anlaşmalar sonucunda konvoy 1000 km yolunu uzatarak tekrar Suriye üzerinden Mısır'ın el-Ariş limanına varılmaya çalışıldı. Burada konvoya ait araçları taşıyacak gemi, İsrail'in saldırı korkusundan ötürü anlaşmaya uymayarak araçları limanda bıraktı. Türkiye'den kiralanan feribotla araçlar el-Ariş limanına taşındı. Uçakla taşınan yolcular ise Mısır'ın türlü hukuksuzluklarına katlanarak limanda bekletilmeye başlandı.

İki gündür Gazze'ye girmelerine izin verilmeye konvoyun 59 aracına, Mısır yönetimi araçların lüks olduğu gerekçesiyle el koymak istedi. Dün gece uzun bekleyişin ardından limanda protesto gerçekleştiren kardeşlerimize Mısır polisi ani bir baskınla üzerlerine taş, kum, plastik mermi ve biber gazı sıkarak yaklaşık 50 kişinin yaralanmasına sebep olmuştur. Ayrıca Mısır polisi konvoydan 7 kişiyi de gözaltına aldı.

Denizden de kuşatma yapan polis adeta konvoyu ablukaya almış durumda. İçlerinde Türkiye'den ve değişik ülkelerden vekil, diplomat ve gazetecilerinde bulunduğu yaklaşık 500 kişilik kafilede, hastaneye kaldırılmaya çalışılan ağır yaralılar da bulunmakta. Mısır yönetimi izin vermediği için hastaneye tedavi amacıyla gitmeleri de ciddi bir sorun teşkil etmekte.

Gazze'ye yardım konvoyunda bulunan ve Çorumdan duyarlı insanların katkılarıyla alınmış araçla katılan kardeşimiz Selim Özkabakçı'nın zor anlar yaşadığı görüntülerini televizyon ekranlarından izledik. Kendisine sabah saatlerinde ulaştığımız kardeşimiz gerginliğin halen devam ettiğini söyledi. Ancak sağlıklı haber alamayışımız şeker hastalığının olduğunu bildiğimiz kardeşimizle ilgili kaygılarımızı daha da arttırmakta.

Sabah saatlerinde alınan haberlere göre ise Mısır yönetimi konvoyda bulunan araçların 59 tanesini alıkoymakta ısrar etmekte. Mısır ile görüşmeler Türkiye dış işleri bakanlığının çabalarıyla devam etmekte.

Bu alçak saldırı ile bir kez daha gördük ki Gazze ve Müslümanlar sadece katil İsrail ve ABD tarafından saldırıya uğramamakta, aynı zamanda onların işbirlikçileri tarafından da zulme, baskıya ve saldırılara uğramaktalar. Müslümanları arkadan vuran hain Hüsnü Mübarek, sadece Gazze'ye bağlanan Refah sınır kapısını kapatmakla yetinmiyor, üstüne şu an Gazze'nin hayat damarları olan Refah sınırındaki tünelleri etkisiz hale getirmek için yerin 15 metre derinliğine inen çelik bir duvar örmeye başladı. Bu sayede Siyonist İsrail'in sadık bir hizmetçisi olduğunu ispatlamaya çalışan Mısır, sözde Müslüman bir ülke olarak anılmakta. Bu Müslümanlık değil düpedüz münafıklıktır.

Gazze'de saldırıya uğramış kardeşlerimize yardım götürmeye çalışan ve değişik dinlerden mevcut savunmasız insanlara saldırmak, ancak hayvanlardan daha aşağılık yaratıkların yapabileceği adiliklerdir.

Müslümanlara düşen ise Refah sınır kapısını açılması için sorumluluklarımızı yerine getirmektir. Siyonist İsrail yılardır süren kuşatma, işgal, saldırı ve ambargolarla Gazze'li kardeşlerimize bunca zulmü, bu alçak işbirlikçilerin desteğiyle sürdürüyor. İslam coğrafyasındaki Müslümanlara düşen görev, İsrail'e karşı gösterdikleri haklı tepkinin daha fazlasını bu tür alçak işbirlikçilere karşı göstermeleridir.

Müslümanlar hayat rehberi olan kitabı terk edilmiş bıraktıklarından beri işgal, kan ve gözyaşı girdabındalar. Bundan dolayı bir yandan zalimlere karşı Gazze'ye yardım için seferber olurken, bir yandan da bu işbirlikçi despot rejimlerden kurtuluşa götürecek Kur'an'la inşaya da hız ve nitelik kazandırıcı samimi ve sürekli çabalar içine girmeliyiz.

Bununla birlikte dışişleri bakanlığının konvoyun yola çıktığından beri Gazze'ye sorunsuz ulaşması için yaptığı diplomatik girişimleri olumlu bulmakla beraber, Mısır elçilik ve konsolosluklarına baskı araçlarını kullanarak gözaltına alınan kardeşlerimizin serbest bırakılıp Gazze'ye girişlerini bir an önce sağlamaya çalışmalıdır.

Son olarak duyarlı tüm insanları, Mısır yönetiminin Türkiye'de bulunan elçilik ve konsolosluğuna telefon, faks veya e-mail yoluyla tepkilerini dile getirmelerini, diğer taraftan yaklaşık 1 aydır yollarda mücadele veren kardeşlerimize Yüce Rabbimizin merhametini ve yardımını niyaz edelim.

Allah'ın laneti Mısır Firavunu Hüsnü Mübarek'in ve tüm işbirlikçilerin üzerine olsun.

ÇORUM FİLİSTİN DOSTLARI

MISIR ARAP CUMHURİYETİ

 ANKARA BÜYÜK ELÇİLİĞİ

TÜRKİYE

06.01.2010

GAZZE'DE BULUNAN KARDEŞLERİMİZE YARDIM VE DAYANIŞMA AMACIYLA, DÜNYANIN ÇEŞİTLİ ÜLKELERİNDEN DUYARLI İNSANLARIN KATILIMI VE FEDAKÂRLIKLARIYLA YOLA ÇIKAN  "VİVA PALESTİNA KONVOYU" EL-ARİŞ LİMANINIZDA KOLLUK KUVVETLERİNİZ TARAFINDAN ALIKONULMUŞ BULUNMAKTA. KONVOY, MISIR SINIRLARINA GİRDİĞİ İLK GÜNDEN BERİ HER TÜRLÜ İNSANLIK DIŞI ENGELLEMEYLE KARŞILAŞTI. TÜM BUNLAR DA YETMEZMİŞ GİBİ DÜN GECE KONVOYDA BULUNAN KARDEŞLERİMİZE VE ARAÇLARA POLİSLERİNİZ SALDIRMIŞ, ÇOK SAYIDA KARDEŞİMİZ YARALANMIŞTIR.

BU SALDIRI İŞGALCİ  İSRAİL İLE OLAN İLİŞKİLERİNİZİN BOYUTLARINI BİR KEZ DAHA GÖZLER ÖNÜNE SERMİŞTİR. YILLARDIR GAZZE'YE UYGULANAN İNSANLIK DIŞI AMBARGONUN EN ÖNEMLİ MÜSEBBİBİ OLAN SİZLER, HADDİNİZİ AŞARAK KARDEŞLERİMİZE SALDIRDINIZ. SİYONİST İSRAİL GAZZE'YE BOMBA YAĞDIRIRKEN, SİZLER DE GAZZE'NİN ELİNİ KOLUNU BAĞLAYARAK BU SUÇA ORTAK OLMAKTASINIZ. TÜM BUNLARI İCRA EDERKEN BİR YANDAN DA REFAH SIRININA, GAZZE'NİN NEFES ALABİLDİĞİ TEK İMKÂN OLAN TÜNELLERİ ETKİSİZ KILMAK İÇİN ÇELİKTEN DUVAR YAPIMINA BAŞLADINIZ.

BİZLER SİZLERE SESLENİYORUZ:

EL-ARİŞ LİMANINDA BULUNAN KARDEŞLERİMİZ YALNIZ DEĞİLDİR!

GAZZE'DEKİ  KARDEŞLERİMİZİ, MESCİD-İ AKSA'YI VE FİLİSTİN DAVASINI ONURLU MÜSLÜMANLAR SAHİPLENMEYE DEVAM EDECEKTİR!

YILLARDIR ÜLKENİZDE UYGULADIĞINIZ MÜSLÜMANLARI SİNDİRME POLİTİKALARINIZ, GÜN GELECEK SİZLERİ KUŞATACAK VE OLUŞTURULAN KORKU KRALLIĞI YERİNE İSLAM GÜNEŞİ DOĞACAK!

HESABINI NE YÜCE RABBİMİZE NE DE MÜSLÜMAN HALKLARA VEREMEYECEĞİNİZ GÜN GELMEDEN ÖNCE, DERHAL YAPTIĞINIZ İNSANLIK DIŞI UYGULAMALARA SON VERİN VE GAZZE SINIR KAPISINI KAPANMAMAK ÜZERE AÇIN!

ÇORUM FİLİSTİN DOSTLARI