Özgür-Der Başakşehir’de Siyer-i Nebi Dersleri Devam Ediyor
Özgür-Der Başakşehir’de Siyer-i Nebi Sohbetleri seminerlerin yeni bölümünde "Kur'an Dili ve Arapların Akli Güçleri" konusu Arif Çifci tarafından sunuldu.
Özgür-Der Başakşehir'de düzenlenen siyer dersleri Siyer-i Nebi Sohbetleri / Vahiy Öncesi Dönem başlığı altında devam ediyor. Program her ayın birinci ve üçüncü Perşembe akşamı Özgür-Der Başakşehir şubesinde gerçekleştiriliyor.
2017-2018 faaliyet programında siyer okumaları vahiy öncesi dönemi kapsıyor. Vahiy öncesi dönemin tanınması için, sosyal, siyasal, ahlaki, akli ve dini yönleri inceleniyor.
Vahyin yeterince anlaşılabilmesi için muhatap olduğu toplulukların sosyal ve zihin yapılarının tanınması, vahyin üzerine geldiği cahili dünyanın tahlili önem arz etmektedir.
Programda vahiy öncesi dönem çalışmaları, tarihsel bir bakış olduğu gibi güncel olana yorumlama ve irtibatlar kurularak zengin bir içerik ile sunuluyor.
Programın bu haftaki bölümü "Kur'an Dili ve Arapların Akli Güçleri" konusu ile Arif Çifci tarafından sunuldu.
Bir hitap ve kitap olarak Kur'an kendine özgü bir tasarıma ve yapıya sahiptir. Diğer kitaplardan önemli şekilde üslup olarak farklılaşır. Bu hitaba muhatap olan dönemin Arap halkının ekserisinin okuma yazması yoktu. Dönemsel olarak iletişimde yazı dili yerine konuşma dili hakimdi. Konuşma dili, akış, üslup, tekrarlar ve konu değişimleri açısından yazı diline göre farklılıklar içerir.
Konuşma ve hitabet mesaj iletiminde yazılı mesajdan daha etkilidir. Kültür ve din sözlü kültür kanalları ile tevarüs edilir. Kur'an bir iletişim ortamında ve bir diyalog ortamında uzun bir sürede inzal olmuştur.
Kur'an bizatihi lafzı itibariyle mucizevidir. Kur'an Arapçayı dil olarak korumuş ve geliştirmiştir. Ancak Kur'an'ın asıl mucizesi getirdiği hüküm ve oluşturduğu akıldır.
Kullandığı dil ögeleri ve teknikleri açısından Kur'an'da farklı kullanımlar mevcuttur. Gayb anlatımındaki teknikler, muhkem ve müteşabih, mecaz kullanımları bu farklı kullanımlar için zikredilebilir.
Bazı ayetlerde failin Allah olduğu, bazı ayetlerde de failin insan olduğu anlatımlar vardır. Allah, faili insan olan işlerde insanı sorumlu tutan bir dil kullanır. Allah'ın iradesini yok sayan insan eylemlerinde de Allah asıl yaratıcının ve hükmün kendisi olduğunu hatırlatır.
Kur'an'ın kullandığı dilin Allah merkezli olmasının sebebi muhatap olduğu cahili akıldaki Allah tanımındaki sorunlardır. Cahili aklın sahip olduğu Allah inancı hakikatten uzaktır. Bu yüzden Kur'an Allah inancını doğru şekilde oluşturmak için Allah merkezli bir dil kullanmaktadır.
Kur'an dili, tercümelerde kullanılan dil ögelerini yeterli kullanılamamasından dolayı eksik veya çelişik anlaşılabiliyor. Örneğin "Allah hidayeti dileyene hidayeti nasip eder" şeklindeki anlatım bir çok çeviride "Allah dilediğini hidayete erdirir." şeklide ifade edilmektedir.
Konuşma Kur'an tercümelerinin genel sorunları üzerinde değiniler ile tamamlandı.
Programın bir sonraki bölümü 04 Ocak 2017 Perşembe günü "Eğitim seviyesi, İlim, Kültür ve Pratik Bilgiler" başlığı altında Murat Yürükoğulları tarafından sunulacak.
Haber: Mehmet Suyuti Dindar
Foto: Hamit Geçer