Bağcılar'da Kıssalar ve Ahlak Konuşuldu
Özgür-Der Bağcılar temsilciliği 7 Kasım 2009 tarihinde düzenlediği Kur’an kıssalarının ahlaki gelişime etkileri konulu seminerle faaliyetlerini devam ettirdi.
Temsilcilik merkezinde gerçekleştirilen seminere İbrahim Er oturum başkanlığı yaparken, sunumları Esra Çiftçi Dindar ve Hüseyin Vural gerçekleştirdi.
İbrahim Er semineri açış konuşmasında kıssaların kendilerinden ders alınması gereken gerçek hikayeler olduğunu vurgulayarak Nuh(as), İbrahim(as), Eyyüb(as) kıssalarından örnekler verdikten sonra sözü Esra Çiftçi Dindar'a bıraktı.
Kur'an ayetlerinin yarıdan fazlasının kıssaların anlatımından oluştuğunu ve ayetlerinde büyük bir çoğunlukla Mekke döneminde vahy edildiğini belirten Dindar daha ikinci sure olan Kalem suresiyle geçmiş toplumların imtihanlarından bahsedilmeye başlandığına dikkat çekti.
Kur'an'ın kıssa dilini kullanmasının sebeplerinin insanın yaratılış özellikleri ile ilgili olduğunu belirten konuşmacı bu görüşüne şu sözleriyle açıklık getirdi; insanlar felsefi ve soyut anlatımlardan ziyade kişileştirerek ve örnek vererek yapılan bir anlatımım içeriğini daha kolay benimserler. Ayrıca insan acelecidir, eleştiriye tahammül etmez, kendisine yapılacak doğrudan uyarıya reddedici bir tavır sergiler. Bu nedenle dolaylı ve başkaları üzerinden bir anlatım kişinin kendi hatalarını fark etmesini kolaylaştırır. Bu yöntem ahlaki davranışların benimsetilmesi açısından özellikle önemsenmiştir.
Dindar konuşmasının ilerleyen bölümlerinde kıssaların anlatılış özelliklerinden bahsetti. Kur'an kıssaları Hz. Peygamberden önce yaşamış peygamberlerin ve toplumlarının ya da şahsiyetlerin yaşadıklarından bahseder. Yani tarihten. Ancak bunun yaparken amacı tarih bilgisi vermek değildir. Ayrıntı, mekan ve zaman konusunda bilgi vermekten kaçınır. Bunu bilhassa yapar. Mesaja ve anlatılan ahlaki hususlara dikkat çekmek için böyle yapılmıştır. Fakat Kur'an ayrıntı vermemesine rağmen bazı tefsir kitaplarında bir çok gereksiz hususlara kafa yorulmuş bu minvalde israiliyat kaynaklı pek çok bilgi İslam kültürüne taşınmış böylece kıssalar etrafında muharref bir kültür oluşmuştur
Bu şekilde davranmayan ve kıssalardaki ahlaki mesajı ön plana çıkarmaya çalışan şahsiyetlerde var olmuştur; bu kişilere örnek olarak Muhammed Abduh ve Reşit Rıza verilebilir
Mekke döneminde Kur'an mesajının yoğunlaştığı 3 önemli konunun tevhid, insanın iradeli bir varlık olması ve ahiret inancı olduğunu ifade eden Dindar kıssalarında bu 3 konu üzerinde durarak verilmek istenen ahlak anlayışını örneklendirdiğini söyledi.
Kur'an-ı Kerim'in Allah'a itaat temeline dayalı bir ahlaki ve dini birlik hedeflediğini anlatan Dindar cahiliye döneminde ise kabile, soy sop anlayışının ön planda olduğunu belirtti.
Esra Çiftçi Dindar konuşmasının daha sonraki bölümlerinde ayetlerden örnekler vererek kıssaların ortaya koyduğu bazı hususlarla ilgili tespitlerde bulundu. İşte o tespitlerden bazıları;
1- İnsanın Allah'a karşı sorumluluk duyması, onu Ahlaklı olmaya yöneltir. Adem(as) kıssası buna örnek olarak verilebilir.
2- Allah'a karşı sorumluluk hisseden insan toplumda da ahlaklı davranır.
3- Kıssalar ahlakı ahirete inanmakla temellendirirler Ad, Nuh(as), Ress, Semud vd. kıssaları bu hususa dikkat çeker.
4- İnsan iradeli bir varlıktır.
5- Toplumların ahlaki değerleri ortak ve değişmezdir.
6- Allah güç ve otorite bahşettiği insanın ahlaklı davranıp davranmayacağı hususunda sınar.
7- İslam dairesindeki insanlarda ahlaki olarak sınanır.
Dindar konuşmasını bitirdikten sonra seminerin ikinci konuşmacısı Hüseyin Vural söz aldı. Konuşmasına ahlak ve kıssa terimlerinin anlamlarını vererek başlayan Vural bu hususta şu görüşleri dile getirdi;
Ahlak sözlük anlamı olarak seciye, tabiat, huy ve yaratılış anlamına gelmektedir. İstilahi olarak ise insanın bir amaca yönelik olarak kendi arzusuyla iyi davranışlarda bulunması, kötü davranışlardan sakınmasıdır. Kısas kelimesinin ise çoğul anlamı olan kasas ifadesiyle Kur'an-ı Kerimde geçtiğini belirten Vural kıssanın kişilerle ilgili gerçek haberler anlamına geldiğini ifade etti. Allahın insanı bir takım iyi ve kötü kabiliyetlerle yarattığını ve dolayısıyla insanında bu iyi kabiliyetler çerçevesinde hareket etmesini istediğini vurgulayan Hüseyin Vural sözü bu noktada kıssalar ve toplumsal ilişki boyutuna getirdi
Toplumsal olarak birçok milletlerin yıkılışında ahlaki bozulmanın ve çöküntünün önemli ölçüde rol oynadığına dikkat çeken Vural bu hususa kıssalardan örnekler verdi.
Kıssaların tarihi, gaybi ve Kur'an-ı Kerim'in nüzulu sırasındaki kıssalar olarak 3 bölüme ayrılabileceğini belirten Vural konuşmasının geri kalan kısımlarında Kur'an kıssalarından örnekler vererek konuşmasını bitirdi..
Seminer katılımcıların soru ve katkılarıyla sona erdi.