"Dünyevîleşme Tehdidi Karşısında Müslüman Kimlik"
Antalya Özgür-Der’in düzenlemiş olduğu seminerlerde bu hafta Harun Çetinkaya’nın sunumu ile “Dünyevîleşme Tehdidi Karşısında Müslüman Kimlik” konusu ele alındı.
Antalya Özgür-Der'in düzenlemiş olduğu"Dünyevîleşme Tehdidi Karşısında Müslüman Kimlik" başlıklı seminerin konuşmacısı Harun Çetinkaya, "Müslümanlar için bugün üzerinde durulması gerekli öncelikli mesele nedir?" sorusu üzerine açıklamalar yaparak konuşmasına başladı.
Harun Çetinkaya, Müslümanların gündemi, şer'an hüsn-i kabul görür kılması gerektiği hususunda şunlara değindi:
"Amelî neticesi olmayan herhangi bir meseleye dalmanın ve güncel olmayan meseleleri gündeme getirip mücadeleyi o yönde yoğunlaştırmanın; evet bütün bunların, şer'an hüsn-i kabul görmeyecek yaklaşımlar olduğu izahtan varestedir.
Dünyevîleşme, bugün, dinamik bir fıkhı gerektiren mesele olarak karşımızda durmaktadır. Akideyle münasebeti yönüyle de hassas bir mevzu özelliği taşımaktadır. Bu fıkıh, oluşmamış problemlere, ameli meselelere yönelik cevap bulma fıkhı değildir. Keza oluşmamış problemlere fıkhî çözümler üretmek İslâm'ın pratik oluşuyla çelişir. Dolayısıyla bu fıkıh, öncelikle, dinde fıkıhtır. Bunun için İmam Ebû Hanîfe'nin (r.a.) tanımlaması oldukça anlamlıdır. O, 'Dinde fıkıh, ahkâmda fıkıhtan daha üstündür.' demektedir. Kaygımıza, bir anlamda bu yaklaşım zemin oluşturmaktadır.".
Çetinkaya, daha sonra şöyle devam etti:
"Kur'an, dünyevîleşmeyi, insanlığı tehdit eden bir sapkınlık olarak nitelemekte; heva-hevesin ilâh edinildiği bir yaşam tarzı, bir kulluk şekli olarak resmetmektedir. Kur'an'da bahsedilen Firavun, Karun ve aveneleri dünyevîleşmenin bir yönünü temsil ederler. Yine Kur'an'da, dünyevîleşmeye mukabil Müslüman kimlik sunulmakta; bu kimliğin gereği olan, adl, kıst ve mizan kavramlarına değinilmektedir. Tevhide işaret eden bu çerçeve, ruhbaniyet ve dünyevileşme sapmalarına karşı mukavemet edebilmenin tek imkânı olarak belirtilmektedir.".
Dünyevîleşmeyi hızlandıran sebeplerin başında tüketim kültürünün cazibesinin geldiğini belirten Çetinkaya, "İnanan insanın önüne sağlıklı hedefler koymaması ve daha önemlisi alternatif bir sosyaliteye sahip olmaması bu girdaba kapılmasının önemli bir sebebidir." dedi.
"İnandığı gibi yaşamayan insanın yaşadığı gibi inanmaya başlaması, dünyevîleşmenin; bu anlamda dünyevî bir din aramanın sebebidir." diyen Çetinkaya, o insanın artık savunma psikolojisi içinde olduğunu, aynı zamanda bazen tövbekâr bazen de itirafçı ağzıyla geçmişine sövgücü olduğunu söyledi. Buna ilaveten Çetinkaya, bu insanın içinde bulunduğu anı meşrulaştırma telaşesi yaşadığını, kendi dünyasında kabul görmeye çalıştığını ifade ederek daha sonra konuşmasına şöyle devam etti:
"Peygamberimizin, ümmetin dünya malı konusunda rekabete girmesinden endişe etmesi, derin bir sapkınlık olarak duran dünyevîleşmeye karşı bir uyarıdır. Resulûllah, 'Sizin hakkınızda korktuğum şey fakirlik değildir. Tersine sizin hesabınıza korktuğum şey, tıpkı daha önceki ümmetlere olduğu gibi, dünyanın önünüzde açılması ve arkasından bu alanda birbirlerinizle, o eskiler gibi rekabete girişip onlar gibi kendinizi mahvetmenizdir.' diye buyurmaktadır.".
Dünyevîleşme Tehdidine Karşı Bazı Öneriler
Programın son bölümünde Çetinkaya, dünyevîleşme tehdidine karşı bazı öneriler sunarak konuşmasına son verdi:
"Cemaat olmak, birlik olmak Allah'ın ipine sarılmak (3/103) ya da kaynatılmış binalar gibi olmak (61/4) gereği: Bu durum hem birbirine karşı uyarıya açık olmayı hem de dışarıdan gelebilecek saldırılara, tehditlere ve dünyevîleşmeye karşı birlik olup mücadeleyi kolaylaştırır.
Mücadeleden kopmamak dünyevîleşmeye karşı belki de en etkili karşı koyma yöntemidir. Çünkü sahip olduğu malı ve canı -ki bunlar en temel dünyevî imkânlardır- ahiret karşılığı riske etmek, dünyevîleşmenin panzehiri olur. Eğer bir kişi dini için sahip olduğu en değerli varlığı bile gözden çıkarabiliyorsa bilinmelidir ki dünyevîleşmek ona diğer insanlardan çok daha uzaktır.
Kur'an ile irtibatı koparmamak bizi sürekli diri tutacaktır. Çünkü Kur'an bize sürekli hatırlatmalarda bulunacaktır. Ne zaman dünyaya meyletsek, karşımıza Kur'an'da sıkça geçen ve dünyanın geçiciliğine değinen ayetler çıkacaktır.".
Program soru-cevap ve katkıların ardından sona erdi.