Antalya'da "Kur’an Okuma Biçimleri" semineri
Özgür-Der Antalya Temsilciliği’nin her ay düzenlediği seminerlerin bu ayki konusu “Kur’an Okuma Biçimleri” idi. Seminerin sunumunu Murat Kayacan yaptı.
Eğitimci-yazar Dr. Murat Kayacan konuşmasının birinci bölümünde "teknik açıdan Kur'an'ın okuma biçimleri"ni inceledi. Teknik açıdan Kur'an'ı okuma biçimlerinin altıya ayrılabileceğini ifade eden Kayacan bu biçimleri şöyle sıraladı:
1-Analitik Okuma
2-İcmali Okuma
3-Karşılaştırmalı Okuma
4-Konulu Okuma
5-Nüzul Sıralı Okuma
6-Kelime Çözümlemesi Yaparak Okuma
Kayacan, her başlığı ayrı ayrı açıkladıktan sonra "Saydığımız tekniklerden gereksinime, zamana ve mekana göre birisi veya birkaçı kullanılabilir. Bir okuma biçimini diğerinden kalın çizgilerle ayırmak mümkün değildir. Her birisi diğeri için faydalı bir birikim oluşturmaktadır. Kur'an'ın tek tarz okunmasının faydaların tümünü elde etme fırsatı vermeyeceğini söylemek mümkündür." diyerek konuşmasının ilk bölümünü bitirdi.
İkinci bölümde yaklaşım açısından Kur'an'ın okuma biçimlerine değinen Kayacan, ilk önce "taklitçi okuma"dan bahsetti. Hz. Peygamber'in beşer oluşundan memnun olmayan "taklitçi okuma"nın vahye yaklaşımını "aklı devre dışı bırakarak" olduğunu söyledi. Kayacan devamla taklitçilere göre, "Kur'an kültürel bir metindir, Kur'an'ın çevresinde oluşmuş ancak hurafelere karışmış kültürü ölçü alır. Çünkü Kur'an-ı Kerim merkezli iman ve hayat riskli; kültürel din ise ticari olarak iyidir." dedi.
Daha sonra "modrernist okuma" alara değinen Kayacan, modernist okumaları da üçe ayırdı:
-Hint Modernistleri
-Mısır Modernistleri
-Çağdaş Modernistler
Kayacan, "Modernist okuma biçiminin İslâm'ın ilk zamanlarındaki saflık ve dinamizmini yeniden hayata geçirerek, Müslümanların hayatlarındaki durgunluğu geriliği, zayıflık ve meskeneti ortadan kaldırma" iddası ile yola çıktığını söyleyerek ancak modernistler arasında çok da kalın çizgiler olamadığını, kiminin modernist gördüğünü bir başkası ıslahatçı görebileceğini söyledi.
Kayacan modern okumalara Seyyid Ahmed Han, Muhammed Ebu Zeyd, Hasan Hanefi ve Fazlurrahman gibi düşünürlerden örnekler vererek "Yapılan yorumlar ne kadar değişik olursa olsun Kur'an ile çelişmiyorsa kabul edilinebilinir." dedi.
Murat Kayacan programın son bölünde de "tasavvufi okuma" konusuna değinerek İbu'l Arabi ve Said Nursi'den bahsetti. İbnu'l Arabi'nin "vahdet-i vücud" felsefesini eleştiren Kayacan, Arabi'nin "Eğer onlar (Nuh'un kavmi) Vedd, Suva, Yeğus, Yeuk ve Nesr putlarına tapmayı terk etselerdi, Hak'tan cahil olurlardı. Çünkü Hakk'ın her mabudda bir vechi vardır. Her tapılan şeyde Allah'tan başkasına tapılmamıştır." yorumunun kabul edilir yanının olmadığını ifade etti.
Said Nursi'nin ebced ve cifri kulanarak Kur'an-ı Kerim'in bazı ayetlerini, kendinden ve eseri "Risale-i Nur"dan bahsettiğini söylediğini belirtti. Ayrıca S. Nursi'nin "Kanaate itiraz edilemez" sözüyle kendi yorumlarını sorgulanamaz bir konuma taşıdığını ve dolayısıyla da eserine de "kutsallık" atfetmiş olduğunu dile getirdi.
Dr. Murat Kayacan, son olarak dinleyicilerin sorularını da cevaplandırarak programını bitirdi.
İrfan Sincar / Haksöz-Haber